İsrail’in Gazze’ye yönelik askeri saldırıları, 2023’ün sonlarına yaklaşırken yeni bir evreye girdi. İsrailli Savunma Bakanı’nın yaptığı açıklamalara göre, bölgedeki askeri operasyonların en az 12 ay daha süreceği belirtildi. Bu açıklama, hem bölgedeki gerilimi artırdı hem de uluslararası toplumda endişelere yol açtı. Bakan, “Hedefimiz terör gruplarını tamamen etkisiz hale getirmek ve İsrail'in güvenliğini sağlamak” ifadesini kullandı. Durumun bu kadar uzun süreceğini bildirmek, birçok kişi tarafından savaş stratejisi ve bölgede yaşayan siviller üzerinde ağır etkiler yaratacağı kaygısıyla değerlendirildi.
Gazze'de yaşanan çatışmaların son yıllarda artış göstermesi, uluslararası toplumda dikkat çekiyor. Saldırılar sırasında yaşanan sivil kayıplar, pek çok örgüt ve ülkenin tepkisini çekmekte. İsrailli Bakan’ın 12 ay süreyle sürecek savaş açıklaması, bu karmaşanın daha da derinleşmesine yol açabileceği endişelerini beraberinde getiriyor. Saldırılar sırasında yerel halkın maruz kaldığı yıkım ve insani kriz, bölgedeki yaşamı daha da zorlaştırıyor. Birçok aile evlerini kaybetti ve acil yardım çağrıları artıyor.
Bakanın açıklamaları, uluslararası arenada da yankı buldu. Birçok ülke, İsrail’in askeri politikalarını eleştirirken, bazıları ise güvenliği gerekçe göstererek destek verdiklerini ifade ediyorlar. Birleşmiş Milletler, Gazze’deki insani durumu değerlendirirken acil yardım çağrılarında bulunuyor. Çatışmaların uzun sürmesi, bölgedeki uluslararası ilişkileri de etkiliyor. Bazı uzmanlar, bu durumun devam etmesi halinde kan dökücülüğün artacağını ve barış görüşmelerinin iyice güçleşeceğini öngörmekte. Görüşmelerin olası bir çözüm yolu sunduğu düşünülse de, mevcut gerginlik zemininde bu ihtimal azalıyor.
Sonuç olarak, İsrail’in Gazze’ye yönelik hazırladığı uzun süreli operasyon planları, hem bölgedeki sivil halkı hem de uluslararası ilişkileri derinden etkileyecek gibi görünüyor. Hükümetler ve insani yardım örgütleri, bu süreçte hayat kurtarmak ve barış sağlamak için yoğun çaba harcarken, devletlerin yaklaşım tarzları da dikkatle izleniyor. Önümüzdeki 12 ay boyunca yaşanacak olaylar, bu çatışma ve barış sürecinin geleceğini şekillendirecek en önemli faktörlerden biri olacak.
