İstanbul'da geçtiğimiz ay gündeme bomba gibi düşen Narin Güran davasında gerekçeli karar sonunda açıklandı. Mahkeme, 22 yaşındaki genç kadının ölümüyle ilgili olarak zanlı H.F.'yi "kasten öldürme" suçundan ömür boyu hapis cezasına çarptırdı.
Olay, H.F.'nin iddiaya göre ilişkileri sona eren Güran'ı bıçaklayarak öldürmesiyle başlamıştı. Mahkeme sürecinde Güran'ın yakınları ve kadın hakları aktivistleri, adaletin yerine getirilmesi için sık sık protestolar düzenlemiş ve davayı yakından takip etmişlerdi.
Gerekçeli kararda, mahkeme zanlının cinayeti kasten işlediğine ve bu nedenle ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası almasına karar verdi. Kararın ardından Güran'ın ailesi ve destekçileri adaletin tecelli ettiğini belirterek derin bir nefes aldı.
Dava, Türkiye'deki kadın cinayetleri ve şiddetine karşı toplumsal farkındalığı artırmak adına önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor. Güran'ın adaleti için verilen mücadele, benzer vakalarda da ses getirmiş ve toplumun kadın hakları konusunda daha duyarlı olmasına sebep olmuştu.
Güran davasının gerekçeli kararı, adalet sisteminin kadın cinayetleri konusundaki tutumunun da göstergesi olarak dikkat çekiyor. Toplumun kadına yönelik şiddetle mücadelesinde adaletin işlemesi, önemli bir adım olarak kabul ediliyor.