Son günlerde ABD'deki Türk diasporası için endişe verici bir olay yaşandı. Trump döneminden kalma sert göç politikaları, birçok aileyi zor durumda bırakmaya devam ediyor. Türkiye'den ABD'ye göç eden bir aile, yeşil kart beklerken beklenmedik bir şekilde gözaltına alındı. Bu olay, Türk göçmenleri arasında büyük bir kaygı yaratırken, Amerika'nın göçmenlik sistemi üzerine tekrar düşünülmesine neden oluyor.
Ailece ABD'ye yerleşmeyi planlayan ve gerekli belgeleri tamamlayan Türk ailesi, Amerika'nın göçmenlik bürokrasisi içinde sıkışıp kalmış durumda. Daha önce olumlu bir görüşme gerçekleştirdikleri yeşil kart başvurularıyla ilgili dosyalarının hâlâ beklemede olduğunu bildiren aile üyeleri, bu süreçte kendilerini güvende hissetmediklerini belirtiyor. Özellikle Donald Trump’ın başkanlığı döneminde uygulanan sert göçmenlik politikaları, birçok aile için belirsizlik oluşturdu. Yeşil kart bekleyen insanlar, her an gözaltına alınıp sınırdışı edilme korkusuyla yaşıyorlar. İşte bu korku, Türk ailesinin başına geldi. Aile, virüs salgını döneminde başvurularını tamamladıktan sonra sistemin yavaş işlemesi nedeniyle baskı altında hissetmeye başladıklarını dile getiriyorlar.
Gözaltı sürecinde, ailenin yaşadığı travmanın ne kadar derin olduğu gözler önüne serildi. Gözaltına alındıkları gün, evlerini ziyaret eden göçmenlik bürosu yetkilileri, aile üyelerini birer birer sorguladı. Aile, en küçük çocuklarının da olay anında yanlarında olduğunu ve yaşanan korkunun onların üzerinde büyük etkiler bıraktığını belirtiyor. Bu tür süreçlerin zorluğunun bilincinde olan aile, Amerika'da yeni bir hayata başlamak için verdikleri mücadelenin bu şekilde yarıda kesilmesini kabul edemiyor. Annenin, “Biz sadece hayatımızı kurmaya çalışıyoruz ama sistem sürekli bizi engelliyor,” sözleri, yaşadıkları hayal kırıklığını açıkça ortaya koyuyor.
Bu olay, ABD’deki Türkler arasında bir bağış kampanyası başlatmaya teşvik ederken, diğer göçmen aileleri de aynı durumda olduklarını paylaşıyor. Bu durum, toplumda birlik oluşturma çabalarını artırırken; aynı zamanda göçmenlik yasalarının yeniden gözden geçirilmesi gerektiğine dair çağrıları da artırıyor. Türk aile, yaşadığı bu olayı sosyal medya üzerinden paylaşarak, göçmenlik politikalarının değişmesi için toplumda farkındalık yaratmayı umuyor. Amerikan kamuoyunun dikkatini çekmek isteyen Türk aile, kendi hikayelerini duyurarak, başkalarının da aynı durumu yaşamaması adına uğraş içine girmeyi planlıyor.
Ayrıca, medya kuruluşları, bu olay üzerine yoğunlaşarak, Trump döneminin şehirlerdeki etkisini ve hala devam eden yasaların adaletsizliğini sorgulama fırsatını yakalıyor. Gözaltındaki Türk ailenin durumu, uzun zamandır dikkat çekmeyen birçok konuya ışık tutarak, göçmenlerin yaşadığı zorlukların gözler önüne serilmesine neden oluyor.
Sonuç olarak, Türk ailelerin Trump döneminden kalma etkilerle baş etmek zorunda kaldıkları bir gerçek. Yeşil kart bekleyerek Amerika'da yeni bir yaşam kurmaya çalışırken yaşadıkları sorunlar, göçmenlik sisteminin ciddi anlamda revizyona ihtiyacı olduğunu gösteriyor. Bu tür olayların tekrar yaşanmaması için, hem kamuoyunun hem de hükümetin harekete geçmesi gerektiği düşünülüyor. Türk ailesi, yaşadıkları olayı tüm dünyaya duyurarak, bu haksızlığın bir an önce sona ermesini istiyor. Göçmenlik sistemindeki belirsizliklerin giderilmesi için uluslararası toplumun dikkatini çekme çabaları, aileyi ve destekleyenleri daha da motive ediyor.